KONUT FİNANSMANINDAN KAYNAKLI İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLU İLE YAPILAN TAKİPLERDE TAHSİL HARCI
12. Hukuk Dairesi 2017/588 E. , 2018/747 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
26.9.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 7.maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.
Alacaklı banka ile borçlu arasında “Sabit Faizli Konut Finansman Kredisi ve Teminat Sözleşmesi” imzalandığı, bu sözleşmeye binaen, borçlunun sahip olduğu taşınmaz üzerinde 1. dereceden 350.000 TL.lik limit ipoteği kurulduğu, alacaklının, borçlu tarafından kullanılan “konut finansman kredisine” istinaden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlattığı, borçlu adına kayıtlı taşınmazın 25.01.2016 tarihinde ihale edildiği, alacaklı banka tarafından icra dosyasına sunulan 03.02.2016 havale tarihli belgede, konut finansman kredisi dışında borçlunun başkaca kullanmış olduğu kredilerden doğan borçlarının da bulunduğu, ipoteğe konu taşınmazın bu kredi borçlarını da teminat altına aldığı ve bahse konu alacaklarının, ihale neticesinde elde edilen paranın ödenmesinde nazara alınması gerektiğini belirttiği, diğer taraftan alacaklının, borçlu ile imzalanan sözleşmenin konut finansman kredisi olması nedeniyle tahsil harcının ¼ oranında alınmasını talep ettiği, ancak tahsil harcına yönelik talebinin icra müdürlüğünce 08.06.2016 tarihinde reddedilmesi üzerine, bahse konu 08.06.2016 tarihli icra müdürlüğü kararının iptali için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, ancak talebin reddolunduğu, istinaf başvurusunun ise … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nce esastan reddedildiği görülmüştür.
Takip dosyasında bulunan 26.05.2016 tarihli dosya borcunun tesbitinde, tahsil harcının, %11,38 oranı üzerinden hesaplandığı görülmektedir
492 Sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifenin “(B) İcra ve iflâs harçları” bölümünün “I-İcra harçları” başlıklı fıkrasının 3/h bendinde; “2499 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 38/A maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan konut finansmanından kaynaklanan alacaklar ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığının rehinle temin edilmiş alacaklarının takibinde, bu bentte belirtilen tahsil harçları dörtte biri oranında uygulanır” düzenlemesi yer almaktadır.
2499 Sayılı Kanun, 30.12.2012 tarih ve 28513 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 06.12.2012 tarih ve 6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 139. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ise de, somut olayda, ihale tarihi 28.08.2012 ve tahsil harcının alındığı tarih 17.09.2012 olup, şikayete konu işlemin tarihi, 2499 sayılı yasanın yürürlükte olduğu döneme denk gelmektedir. Bu nedenle mahkemenin tespiti yerinde değildir.
Kaldı ki, 30.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 139. maddesindeki; ”… Mevzuatta 2499 Sayılı Kanun hükümlerine yapılan atıflar, bu Kanunun ilgili hükümlerine yapılmış sayılır” düzenlemesi karşısında, 492 Sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifenin “(B) İcra ve iflâs harçları” bölümünün “I-İcra harçları” başlıklı fıkrasının 3/h bendindeki atfın, 6362 Sayılı Kanun’un 57/1. maddesine yapıldığının kabulü gerekir.
6362 Sayılı Kanun’un 57/1. maddesinde; ”Konut finansmanı, konut edinmeleri amacıyla tüketicilere kredi kullandırılması, konutların finansal kiralama yoluyla tüketicilere kiralanması, sahip oldukları konutların teminatı altında tüketicilere kredi kullandırılması ve bu kredilerin yeniden finansmanı amacıyla kredi kullandırılmasıdır. Konut finansmanı kuruluşları, konut finansmanı fonları ve ipotek finansmanı kuruluşlarının, bu kredilere ve alacaklara dayalı veya bunların teminatı altındaki işlemleri de bu kapsamdadır” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, yukarıda değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, somut olaya bakıldığında; takibe konu edilen “konut finansman kredisi” olduğundan, takip dosyasında istenen alacak için tahsil harcının ¼ oranında alınması gereklidir.
O halde, mahkemece, konut finansmanı kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak miktarı yönünden, 492 sayılı Kanunun 23. maddesi ve yine aynı kanuna bağlı (1) sayılı tarifenin “(B) İcra ve iflas harçları” bölümünün “I-İcra harçları” başlıklı fıkrasının 3/h bendi gereğince alınması gerekli tahsil harcının dörtte biri oranında uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince verilen şikayetin reddine ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 17.10.2016 tarih ve 2016/14 E. 2016/8 K. sayılı istinaf talebinin reddine ilişkin kararının (KALDIRILMASINA) ve Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 25.08.2016 tarih ve 2016/724 E.- 645 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), dosyanın, kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de, Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.