İCRA DAİRESİNDE TEBLİGAT(İİK.’NUN 21.MADDESİ) ALACAKLI VE BORÇLU SÖZLEŞME İLE SÜREYİ DEĞİŞTİRMESİ; (İİK.’NUN 20.MADDESİ)
İCRA DAİRESİNDE TEBLİGAT(İİK.’NUN 20.MADDESİ)
İİK.’nun 21/1. maddesi “İcra dairelerince yapılacak tebliğler yazı ile ve Tebligat Kanunu hükümlerine göre olur.Bu tebliğler makbuz karşılığında doğrudan doğruya tevdi suretiyle de yapılabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Bu durumda İcra Müdürlüğünde tebliğ almak isteyen borçluya veya diğer ilgililere kanunun amir hükmü karşısında işlemden kaçınma durumu yoktur.
ALACAKLI VE BORÇLU SÖZLEŞME İLE SÜREYİ DEĞİŞTİRİR İSE;
İİK.’nun 20. maddesi “Bu kanunun tayin eylediği müddetleri değiştiren bütün mukaveleler hükümsüzdür. Ancak her hangi bir müddetin geçmesinden istifade hakkı olan borçlu bu hakkından vazgeçebilir. Bu vazgeçme üçüncü şahıslara tesir etmez.” şeklinde düzenlenmiştir.
Kısaca Sözleşme hükümsüzdür.
Ancak; sürenin geçmesinden borçlu istifade edecek ise geçerlidir.
İİK nunun 20. maddesi “borçlunun istifade “edecegi bir durum var ise sürelerin degistirilmesi sözleşmesinin geçerli olacağını hüküm altına almıştır.
Örnek ; İhtiyati hacizde hazcedilmiş malın bozulma veya değerinin düşme durumu var ise borçlunun lehine verilen sürelerden vazgeçmesinde istifade edeceği bir durum vardır.Ancak maaşına,aracına,taşınmazına vs haciz konulmasında borçlunun istifade edeceği bir durum yoktur.
İcra Müdürlüğü borçlunun istifade edeceği bir hususta takdir yetkisi olup olmadığı hususu yargılama yetkisi bakımından tartışmalıdır.Ancak; ilgli kanun hükmü bu yetkiyi icra müdürüne vermiş ise borçlu tarafın icra müdürlüğünde tebliğ alma ve sürelerden feragatte “istifadesi” ‘nin ne olduğunun dilekçesinde belirtmesi istenmelidir.Bu “istifade” beyanı hem icra müdürünün icra dairesinde tebliğ ve sürelerden feragat nedeni ile haciz kararında hem de dava konusu olur ise mahkeme kararında değerlendirme dayanağı olacaktır.
Bu prosedür işletilmeden borçlunun icra dairesinde tebliğ ve sürelerden feragat talebi ile doğrudan doğruya işlem tesis edilmesi kanunun amir hükümleri karşısında sakat kalacaktır.
Borçludan “istifade” beyanının alınması hem işlemi kanuna uygun hale getirecek hem de bu kanun hükmünü kötü niyetle kullanacak kişilerin önüne geçilmesini sağlayacaktır.