22 Aralık 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

Tasarrufun iptali kararı kesinleşmeden taşınmaz haczedilip satılabilir mi?

12. Hukuk Dairesi         2020/3617 E.  ,  2020/7563 K.

İİK’nun 283. maddesi gereğince 3.kişinin açtığı tasarrufun iptali davasının sabit olması halinde, adı geçen davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yoluyla hakkını almak yetkisini elde eder. Davanın konusu taşınmazlar ise davalı 3. kişi üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. Böylece bu dava konusunu teşkil eden taşınmazların aynıyla ilgili olmadığından HMK’nın 350. maddesinin burada uygulama yeri yoktur. Bu durumda, söz konusu taşınmaz iptal kararının kesinleşmesi beklenmeksizin takip konusu yapılabilir, yani haczedilip satılabilir.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi



Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Tasarrufun iptali kararı ile adına kayıtlı taşınmazda alacaklıya cebri icra hakkı tanınan taşınmaz maliki şikayetçi 3. kişinin, tasarrufun iptaline ilişkin kararın Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kaldırıldığı, bağımsız bölümün mülkiyetinin kendisine ait olduğu, üçüncü kişiye ait taşınmazın dosya borcunun tahsili amacıyla satılmasının mümkün olamayacağı hususlarını ileri sürerek 15.05.2019 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini talep ettiği, ilk derece mahkemesince; şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK’nun 283. maddesi gereğince 3.kişinin açtığı tasarrufun iptali davasının sabit olması halinde, adı geçen davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yoluyla hakkını almak yetkisini elde eder. Davanın konusu taşınmazlar ise davalı 3. kişi üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. Böylece bu dava konusunu teşkil eden taşınmazların aynıyla ilgili olmadığından HMK’nın 350. maddesinin burada uygulama yeri yoktur. Bu durumda, söz konusu taşınmaz iptal kararının kesinleşmesi beklenmeksizin takip konusu yapılabilir, yani haczedilip satılabilir.
Somut olayda, … 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/03/2017 tarih ve 2016/21 E. – 2017/319 K. sayılı kararı ile; “ Davanın kabulü ile, dava konusu … ili … ilçesi … mah. 4180 ada 36 parsel 5 nolu bağımsız bölüm, … ili … ilçesi … mah. 4180 ada 36 parsel 14 nolu bağımsız bölümün Borçlu …’ın, davalı …’ya satışına ilişkin 25/08/2015 tarih,,, yevmiye numaralı tasarruflarının, … 11. İcra müdürlüğünün 2015/10461, 2015/10141, 2015/10463, 2015/10464, 2015/10493, 2015/10853 ve 2015/10533 E. takip sayılı dosyalarındaki alacak ve eklentileri ile sınırlı olmak üzere iptaline, davacı alacaklıya bu taşınmaların haciz ve satışını isteme yetkisi tanınmasına,” karar verildiği, davalı alacaklı tarafından ilamın icra takip dosyasına sunularak satış işlemlerinin başlatıldığı, … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 07/03/2019 tarih ve 2018/3269 E 2019/337 K sayılı ilamı ile şikayetçi …’nın istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın
353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın yargılamanın devamı için makemesine gönderilmesine kesin olarak karar verildiği görülmüştür.
Öte yandan, İİK.nun 134/2.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmiştir. Sadece, (ihalenin BK.nun 226.maddesinde yazılı), (satış ilanı tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerinde hata) ve (ihaledeki fesat) nedenleri ile ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir.
Buna göre; ihalenin bozulma nedenleri, gerek doktrinde ve gerekse yargıtay uygulamalarında;
1-İhaleye fesat karıştırılmış olması,
2-Artırma hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler,
3-İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler,
4-Alıcının, taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşülmüş olması, şeklinde sıralanabilir.
Bu durumda, satışı yapılan taşınmaz için alacaklının daha önce açmış bulunduğu tasarrufun iptali davası sonucunda verilen kararın, ihale tarihinden önce Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kaldırıldığı hususunun fesih sebebi olarak kabul edilmesi, yukarıda yazılı fesih nedenleri arasında yer almadığından yanılgılı değerlendirme ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
O halde mahkemece, şikayetçinin ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshine yönelik hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 05/02/2020 tarih ve 2019/3108 E. – 2020/334 K. sayılı istinaf talebinin reddine ilişkin kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, … 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 15/10/2019 tarih 2019/437 E.- 2019/941 K. sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/09/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.