HACİZLERİN İHYASI DİYE BİR MÜESSESE YOKTUR
12. Hukuk Dairesi 2019/4370 E. , 2020/2346 K.
haciz tarihinde (19.12.2016) taşınmazların borçlu adına kayıtlı olmadığı, her ne kadar hacizlerin kaldırılmasına ilişkin memur işlemi iptal edilmişse de, hukuk sistemimizde haczin ihyası şeklinde bir müessese bulunmamaktadır. Bu durumda son haciz tarihi olan 19.12.2016 tarihinde taşınmazların mülkiyeti üçünçü kişi şikayetçilere ait olup, borçlu adına kayıtlı olmadığından taşınmaz tapu kaydına konulan haciz işlemi yasaya aykırıdır.
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki üçüncü kişi davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte üçüncü kişi şikayetçilerin icra mahkemesine başvurusunda; taşınmazlar borçlunun mülkiyetinde iken konulan hacizlerin, iflas erteleme davasında ticaret mahkemesince verilen ara karar nedeniyle icra müdürlüğünce kaldırıldığı, taşınmazların mülkiyeti davacı 3. kişilere hacizli olarak geçmişse de, takip borçlusunun talebi üzerine haczin kaldırılmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin, icra mahkemesince iptal edildiği ve yine borçlunun talebiyle taşınmazlara yeniden haciz konulduğundan haczin kaldırılmasına dair taleplerinin müdürlükçe reddedildiğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep ettikleri, ilk derece mahkemesince; takipte taraf olmayan üçüncü kişilerin hacizlerin kaldırılmasını isteme yetkisinin bulunmadığı nedeniyle şikayetin reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı 3. kişiler tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince; üçüncü kişilerin malik olması nedeniyle dava açmakta hukuki yararları olsa da kaldırılan hacizlerin yeniden konulmasına dair icra müdürlüğü işleminin Yargıtayca onanan, … 11. İcra Hukuk Mahkemesi kararıyla davacı üçüncü kişilerin tarafı olmadıkları iflas erteleme davasında verilen hacizlerin kaldırılmasına ilişkin ara karara dayanarak talepte bulunamayacakları gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin bahsedilen gerekçe ile reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda dava dışı takip borçlusu Uğur İhracat İthalat…A.Ş.’ye ait taşınmazlara 26.11.2012 tarihinde haciz konulduğu, hacizli taşınmazlardan 242 ada 1 parsel 3. Blok 16 nolu bağımsız bölümün 05.02.2013 tarihinde … adına , 236 ada 1 parsel A Blok 224 nolu bağımsız bölümün 05.02.2013 tarihinde … adına, 236 ada 1 parsel A Blok 256 nolu bağımsız bölümün 01.02.2013 tarihinde … Nami Isıklar adına, 243 ada 1 parsel D Blok 35 nolu bağımsız bölüm ve E Blok 29 nolu bağımsız bölümün sırasıyla 13.11.2013 ve 06.02.2013 tarihinde … adına, 3078 ada 11 parsel 12 nolu bağımsız bölümün 31.01.2013 tarihinde … adına, 3887 ada 12 parsel 4 nolu bağımsız bölümün 31.01.2013 tarihinde… adına, 3357 ada 1 parsel A
Blok 15 nolu bağımsız bölümün 31.01.2013 tarihinde … adına, 3357 ada 1 parsel A Blok 18 nolu bağımsız bölümün 31.01.2013 tarihinde … adına tapuya tescil edildiği, şikayetçilerin talebi üzerine icra müdürlüğü tarafından 12.12.2014 tarihinde hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, borçlunun bu işlemi şikayeti üzerine … 14. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin 03.02.2015 tarih, 2014/828 E.-2015/66 K. Sayılı kararıyla memur işleminin iptaline karar verildiği, kararın kesinleştiği, 19.12.2016 tarihinde de borçlunun talebi üzerine taşınmazlar üzerine yeniden haciz konulmasıyla şikayetçilerin yeniden konulan haciz tarihi itibarıyla taşınmazların borçlu adına kayıtlı olmadığı nedeniyle, memur işleminin iptali ile hacizlerin kaldırılması istenmiştir. İlk derece mahkemesince hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, şikayetçilerin istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılıp, gerekçe değiştirilmek suretiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ise de; haciz tarihinde (19.12.2016) taşınmazların borçlu adına kayıtlı olmadığı, her ne kadar hacizlerin kaldırılmasına ilişkin memur işlemi iptal edilmişse de, hukuk sistemimizde haczin ihyası şeklinde bir müessese bulunmamaktadır. Bu durumda son haciz tarihi olan 19.12.2016 tarihinde taşınmazların mülkiyeti üçünçü kişi şikayetçilere ait olup, borçlu adına kayıtlı olmadığından taşınmaz tapu kaydına konulan haciz işlemi yasaya aykırıdır.
O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Üçüncü kişi davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile, … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 20/12/2018 tarih, 2018/723 E. – 2018/2098 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.