HASMA TEBLİĞ YASAĞI
12. Hukuk Dairesi 2020/6858 E. , 2020/9008 K.
Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesi gereğince tebliğe çıkarılan satış ilanı, “ Muhatap adresinin kapalı olması sebebiyle komşu … Kardanak’tan sorulmuş, muhatabın çarşıya gittiği beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir. Tebligat Kemeraltı Mh. Muhtarı’na teslim edilmiş olup, 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca en yakın komşu … ..a haber verilmiştir.” şerhiyle 10.12.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tebliğ işlemi şeklen anılan kanun maddesine uygun ise de; borçlunun nerede olduğu bilgisini veren ve haber bırakılan komşunun şikayete konu taşınmazda birinci ve sekizinci sırada iki ayrı takip dosyasından konulmuş haczi bulunması nedeniyle, ilanın adı geçen komşu …’a ilgili sıfatıyla da tebliğ edilmesi, taraflar arasında, şikayete konu ihaleden önce açılmış ve sonuçlanmış itirazın iptali ve yönetim planının iptali konulu iki adet dava bulunması sebepleriyle satış ilanı tebligatının, hasma tebliğ yasağına ilişkin Tebligat Kanunu’nun 39. maddesi hükmüne aykırı olduğunun kabulü gerekir.
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi borçlunun icra mahkmesine yaptığı başvuruda; dosyada satış ilanı dahil olmak üzere yapılan tüm tebliğ işlemlerinin, borçlu ile arasında husumet bulunan … Kardanak isimli şahsa yapılması nedeniyle usulsüz olduğunu ileri sürerek 1 Parsel numaralı taşınmaz ihalesinin feshini istediği, İlk Derece Mahkemesi’nce, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesi gereğince tebligatın şeklen usulüne uygun olduğu, tebligat muhatabı ile haber verilen komşunun husumetli olmasının tek başına tebligatı usulsüz hale getirmeyeceği gerekçeleriyle şikayetin reddedildiği, kararın borçlu yanca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce aynı gerekçelerle istinaf başvurusunun esastan reddedildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesi gereğince tebliğe çıkarılan satış ilanı, “ Muhatap adresinin kapalı olması sebebiyle komşu … Kardanak’tan sorulmuş, muhatabın çarşıya gittiği beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir. Tebligat Kemeraltı Mh. Muhtarı’na teslim edilmiş olup, 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca en yakın komşu … ..a haber verilmiştir.” şerhiyle 10.12.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tebliğ işlemi şeklen anılan kanun maddesine uygun ise de; borçlunun nerede olduğu bilgisini veren ve haber bırakılan komşunun şikayete konu taşınmazda birinci ve sekizinci sırada iki ayrı takip dosyasından konulmuş haczi bulunması nedeniyle, ilanın adı geçen komşu …’a ilgili sıfatıyla da tebliğ edilmesi, taraflar arasında, şikayete konu ihaleden önce açılmış ve sonuçlanmış itirazın iptali ve yönetim planının iptali konulu iki adet dava bulunması sebepleriyle satış ilanı tebligatının, hasma tebliğ yasağına ilişkin Tebligat Kanunu’nun 39. maddesi hükmüne aykırı olduğunun kabulü gerekir.
İİK’nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
O halde şikayetçi borçluya çıkarılan satış ilanı tebligatının usulüne uygun tebliğ edilmediği anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile şikayetin reddi şeklindeki hüküm tesisi ve istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan reddedilmesi isabetsiz olup, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 19.6.2020 tarih ve 2019/1984 E. – 2020/1028 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 02.7.2019 tarih ve 2019/79 E. – 2019/243 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.