ÖDEME/İCRA EMRİ TEBLİĞ EDİLMEDEN FERAGATTE TAHSİL HARCI
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
- HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1894
KARAR NO : 2022/463
TÜRK MİLLETİ ADINA
İSTİNAF KARARI
Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 12. İcra Dairesi 2021/2379 sayılı dosyasından yapılan takibe dayanak Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2020 tarihli, 2018/292 Esas 2020/620 K. Sayılı, menfi tespit konulu ilamının kesinleşmediğini, icrası için kesinleşme şartı bulunan menfi tespit konulu ilamın İİK’nun 72/4. maddesi gereğince kesinleşmeden takibe konu edilmesinin mümkün olmadığını, davacının, kendi lehine hükmedilmiş olan yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminatı ilam kesinleştikten sonra ilamlı takip yoluyla alacaklıdan talep edebileceğini, menfi tespit davasının kabulüne ilişkin ilamın kendisi ancak kesinleştikten sonra uygulanabileceğinden, bu ilamın eklentisi niteliğinde olan tazminatın ve yargılama giderlerinin de talep edilmesi için ilamın kesinleşmesi gerektiğini, bu nedenle takibin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın reddine, dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline 16.03.2021 tarihinde ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrinin taraflarına 21.03.2021 tarihinde tebliğ olduğunu, davalı tarafın daha sonra takipten feragat ettiğini, fakat davalı tarafından feragat harcı yatırılmadığını, icra takibinden feragat işleminin tamamlanarak sonuç doğurması için, Harçlar Kanununda belirtilen oranlardaki feragat harcının yatırılması gerektiğini, davalı tarafın takipten feragat etmesi, davadan feragatin harca tabi olması, fakat davalı tarafından feragat harcının yatırılmaması nedeniyle mahkeme kararının hatalı olduğunu belirterek, kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde takibin iptali istemine ilişkindir.
Bursa 12. İcra Müdürlüğü’nün 2021/2379 esas sayılı dosyasında; davalı alacaklı tarafından davac-borçlu aleyhine Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/292 esas 2020/620 karar sayılı ilamına dayalı olarak 11/03/2021 tarihinde takip başlatılmış, icra emri davacı borçluya 21/03/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davalı alacaklı tarafından 16/03/2021 tarihinde takipten feragat edildiği anlaşılmaktadır.
Davanın açıldığı tarih ise, 18/03/2021 tarihi olup, dava tarihi itibariyle takipten feragat edilmiş olduğundan geçerli bir takip bulunmadığı açıktır.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, feragat harcı yatırılmadığından dosyanın halen açık olduğunu, feragatın sonuç doğurmayacağını, zaten icra müdürünün harç yatırıldığında dosyanın kapatılmasına karar verdiğini ileri sürmüştür.
İcra takiplerinde, takip çıkış miktarı üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarifenin B/I- 3. fıkrasına ve takip safhasına göre tahsil harcı alınır. Ancak bu tahsil harcının doğabilmesi için takibin o safhasının yerine getirilmesi gerekir (Ödeme veya icra emrinin tebliği, haciz işleminin yapılması veya satış işleminin kesinleşmesi gibi).
Ödeme emri veya icra emrinin tebliğe çıkarılması, fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden ve aynı dönemde icra takibinden vazgeçilmesi halinde tahsil harcı almak mümkün değildir. (Yargıtay 12.H.D 2021/2322-3043 E.K sayılı içtihatı)
Somut olayda, borçluya icra emrinin 21/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği feragat beyanının ise 16/03/2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, ödeme emrinin tebliğinden önce feragat beyanında bulunulduğu dikkate alındığında borçludan tahsil harcı alınması mümkün olmayacaktır.
Dolayısıyla, davacının harç yatırılmadığından dosyanın açık olduğu ve feragatın sonuç doğurmayacağı yönünde ileri sürdüğü husus yerinde değildir.
İcra müdürünün harç yatırıldığında dosyanın kapatılmasına karar vermiş olması da sonuca etkili değildir.
Açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekir ki ilk derece mahkemesi kararı da bu cihettedir.
Dolayısıyla, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, oy birliğiyle karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda İzah Edildiği Üzere,
1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi nedeniyle duruşma açılmadığından, davalı lehine istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Dosyadaki gider avansından artan kısmın ilk derece mahkemesince ilgilisine iadesine,
6-HMK’nun 359/3 maddesi gereğince gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/03/2022