22 Aralık 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

TARIM KREDİ KOOPERATİFLERİ HARÇTAN MUAFLIĞI DAVACI VEYA DAVALI OLUP OLMAMASINA GÖRE DEĞİŞİR

Hukuk Genel Kurulu         2015/3297 E.  ,  2019/490 K.

“….1581 sayılı Kanun’un 19’uncu maddesinin B bendinin (a) alt bendi hükmü dikkate alındığında, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğinin davacı olduğu davalarda harçtan muaf olduğu, somut uyuşmazlıkta ise, davalı konumunda yer aldığı, bu nedenle harçtan muafiyetinin söz konusu olmadığı,….” 

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki “taahhütnamedeki cezai şart hükmünden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen miktarın istirdadı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 2. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.01.2013 tarihli ve 2011/684 E.- 2013/7 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi üzerine, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 26.06.2014 tarihli ve 2014/3406 E.- 2014/19535 K. sayılı kararı ile bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, taahhütnamedeki cezai şart hükmünden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Özel Dairece bozulmuş olup Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Direnme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, somut olay bakımından taraflar arasında imzalanan ve iş sözleşmesinin eki olduğu belirtilen 11.06.2009 tarihli taahhütnamede kararlaştırılan cezai şartın geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında işin esasının incelenmesinden önce, davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin davalı vekiline tebliğinin gerekip gerekmediği ve davalı Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğünün 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu’nun (1581 sayılı Kanun) 19’uncu maddesi hükmü karşısında harçtan muaf olup olmadığı, burada varılacak sonuca göre direnme kararının temyizi sırasında alınmayan temyiz harçlarının tamamlanması için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) Geçici 3’üncü maddesi atfıyla uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı HUMK) 434’üncü maddesi hükmü uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine geri çevrilmesinin gerekip gerekmediği hususları ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.
1- Davalı Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğünden temyiz harcı alınıp alınmayacağı yönünden;
Bilindiği üzere harçlar, kamu hizmetinden yararlananların bu hizmetler dolayısıyla hizmetin maliyetine bir ölçüde katılmak üzere ödedikleri meblağlardır. Yani idarece yapılan belirlenmiş bir hizmet sonucu kamu hizmetinden yararlanma karşılığı olarak bu hizmetten yararlananlar tarafından ödenmesi gereken kamu geliri niteliğini taşımaktadır. Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi, bu hizmetin kanunla belirlenmesine ve bu hususla ilgili harç alınmasına ilişkin düzenlemelerin de kanunda yer almasına bağlıdır.
Nitekim T.C. Anayasası’nın 73’üncü maddesine göre, “Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.”
1581 sayılı Kanun’un 19’uncu maddesinde;
” A) Bu kanuna göre kurulacak ve kurulmuş sayılan kooperatiflere ortak olmak üzere başvuran üreticilerle, ortakların kooperatifleriyle yapacakları her türlü işlemler ve bunlarla ilgili kağıt,belge, senet, beyanname, taahhütname, vekaletname, makbuz, kooperatif lehine yapacakları ipotek ve rehinler her türlü resim, harç ve vergiden,
B) Bu kanuna göre kurulacak ve kurulmuş sayılan kooperatifler, bölge ve merkez birlikleri,
a) Kurumlar, gider, gayrimenkul kıymet artışı, intikal ve diğer vergilerden ve icra makamları, resmi daireler ve mahkemeler nezdinde yapacakları takip ve tahsillerle açacakları tazminat davaları ile ilgili her nevi talep, tebliğ ve kararlar her türlü masraf, vergi, resim ve harçlardan,
b) Sermaye ve yedek akçeleri ile taşınmaz malları ve bunların gelirleri, kendi ihtiyaçları için satın aldıkları ve alacaklarının tahsili gayesiyle mülk edindikleri taşınmaz malları ve bunların 15 inci madde hükmüne göre sahiplerine geri verilmesi işlemi, bütün vergi, resim ve harçtan,
c) Yapacakları kredi işlerine ilişkin bütün senet, belge, kağıt, defter ve hesap özetleri, taşınmaz mallara ait ipotek ve taşınır mallara ait rehin işlemleri, vekaletnameler, taahhütnameler vesair evrak, bütün resim ve harçtan,
C) Bu kanuna göre kurulan kooperatiflerle bölge ve merkez birliklerinin temin edecekleri krediler ve bunlara ilişkin Merkez Bankası nezdindeki reeskont muameleleri ve bu işlemlere ait bütün senet, belge, vekaletname, taahhütname vesair evrak gider ve diğer vergilerle bütün resim ve harçtan,
Muaftır.
Ancak, bu kuruluşların ortak dışı işlemlerden elde edecekleri gelir – gider farkları ayrı bir hesapta takip ve tespit edilerek vergilendirilir.
Kooperatif, bölge ve merkez birliklerince noterlere tasdik ettirilecek defterlerle belgelerden yalnız noter ücreti alınıp harç alınmaz.
Kooperatiflerin, bölge birliklerinin ve merkez birliklerinin ortaklarına verilmek üzere üretim araç ve gereçlerine % 50 gümrük indirimi uygulanır.” yönünde düzenleme bulunmaktadır.
Öte yandan maktu harca tabi davaların reddine ve kabulüne dair kararlar ile nispi harca tabi davaların reddine dair kararların temyiz edilmesi halinde temyiz tarihindeki 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca kararı temyiz eden taraftan maktu temyiz karar harcı ve temyiz başvuru harcı alınması gereklidir.
Nispi harca tabi davaların kabulüne veya kısmen kabulüne ilişkin kararların temyizi hâlinde ise, mahkemece hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanacak nispi karar ve ilam harcının dörtte biri oranında temyiz karar harcı ve temyiz başvuru harcı alınması gereklidir.
2-Davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin davalı vekiline tebliğinin gerekip gerekmediği yönünden;
İş mahkemeleri kararlarına karşı temyiz süresi 30/01/1950 tarih ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 02/03/2005 tarih ve 5308 sayılı Kanunla değişmeden önceki 8’inci maddesine göre belirlenmekte ise de, temyiz usul ve işlemlerinde 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3’üncü maddesi yollamasıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK’nın hükümleri uygulanmaktadır.
Her ne kadar uygulamada iş mahkemesinde karşı temyiz yolu ile temyiz hakkı tanınmamakta ise de gerek iş hukuku mevzuatında gerekse de HUMK’un temyize ait hükümlerinde bunu engelleyen bir hüküm bulunmadığı açıktır. Bu nedenle 6217 sayılı Kanunun 30’uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 433/1’inci maddesi gereğince temyiz dilekçesinin hüküm veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ edilmesi ve karşı tarafa temyiz dilekçesine karşı cevap verme ve karşı temyiz isteminde bulunmak hakkının tanınması gereklidir.
Somut olaya gelince;
Yukarıda (1) numaralı bentte yer alan açıklamalar doğrultusunda yapılan incelemede; 1581 sayılı Kanun’un 19’uncu maddesinin B bendinin (a) alt bendi hükmü dikkate alındığında, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğinin davacı olduğu davalarda harçtan muaf olduğu, somut uyuşmazlıkta ise, davalı konumunda yer aldığı, bu nedenle harçtan muafiyetinin söz konusu olmadığı, buna göre direnme kararını temyiz eden davalıdan temyiz başvuru ve karar harçları alınmadığından, 25.01.1985 tarihli ve 1984/5 E.-1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği hâlde süresinde ödenmediği belgelendirilmemiş olduğundan harca tabi olmasına rağmen harç alınmadan temyiz defterine kayıt edilen temyiz dilekçesi hakkında davalı aleyhine hüküm altına alınan 8.370,46TL üzerinden nispi temyiz karar harcı ile ayrıca temyiz başvuru harcını yatırması bakımından 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 434’üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin davalıya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Temyiz eden davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Geçici 3’üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan HUMK’un 433’üncü maddesi gereğince davalı vekiline Tebligat Kanunu ve ilgili mevzuat dikkate alınarak tebliğ edilmeli ve yasal süre beklenildikten sonra Hukuk Genel Kurulu Başkanlığına gönderilmelidir.
S O N U Ç : Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde yazılı eksikliklerin tamamlanması için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.