27 Temmuz 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

Alacaklı, söz konusu taşınmaz veya taşınırı ihale ile satın alıp, kendisinden önce başka alacaklı bulunmaması halinde alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir, satış bedelini alacağına mahsup edebilir

İhale konusu taşınmaz veya taşınır üzerine haciz koyduran ya da ipotek hakkı bulunan alacaklı, söz konusu taşınmaz veya taşınırı ihale ile satın alıp, kendisinden önce başka alacaklı bulunmaması halinde alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir, satış bedelini alacağına mahsup edebilir. İhale konusu taşınmaz veya taşınır üzerinde alıcının yaptığı takip nedeniyle koydurduğu hacizden ya da ipotekten başka haciz bulunması halinde de, yukarıda belirtilen İİK.nun 140.maddesi gereğince sıra cetveli yapılması gerekecektir. Alacaklıların ne miktar hak sahibi olacakları yapılacak sıra cetvelinin kesinleşmesi ile belirlenecektir. Sıra cetveli yapılıp, ihale alıcısı (haciz alacaklısı) aleyhine fark doğduğunun tespit edilmesi, diğer bir ifade ile alacaklının ihale bedelini yatırmasının gerekip gerekmediğinin belirlenmesi gerekir.

12. Hukuk Dairesi         2019/12915 E.  ,  2020/1705 K.

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayet eden alacaklının ihale konusu taşınmazı alacağa mahsuben aldığını, icra müdürlüğünce ihale bedeli ile katma değer vergisi ve damga vergisinin yatırılması için süre verilmesi işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bahsi geçen işlemin iptaline karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 140. maddesi “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar.” hükmünü içermektedir.
İhale konusu taşınmaz veya taşınır üzerine haciz koyduran ya da ipotek hakkı bulunan alacaklı, söz konusu taşınmaz veya taşınırı ihale ile satın alıp, kendisinden önce başka alacaklı bulunmaması halinde alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir, satış bedelini alacağına mahsup edebilir. İhale konusu taşınmaz veya taşınır üzerinde alıcının yaptığı takip nedeniyle koydurduğu hacizden ya da ipotekten başka haciz bulunması halinde de, yukarıda belirtilen İİK.nun 140.maddesi gereğince sıra cetveli yapılması gerekecektir. Alacaklıların ne miktar hak sahibi olacakları yapılacak sıra cetvelinin kesinleşmesi ile belirlenecektir. Sıra cetveli yapılıp, ihale alıcısı (haciz alacaklısı) aleyhine fark doğduğunun tespit edilmesi, diğer bir ifade ile alacaklının ihale bedelini yatırmasının gerekip gerekmediğinin belirlenmesi gerekir. Henüz sıra cetveli yapılmadan ve taşınmaz üzerinde haciz ve ipotekleri bulunan üçüncü kişilerin alacaklarının miktarlarının ne olduğu dahi belirlenmeden, alacaklıdan ihale bedelinin yatırılmasının istenmesi doğru değildir.
Somut olayda; alacaklı … Koltuk…Ltd. Şti. tarafından borçlular … ve … aleyhine 57.187,41 TL toplam alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlulardan….. nun 1/2 hisse sahibi olduğu 1084 parsel sayılı taşınmazın …. İcra Müdürlüğünün 2017/189 Talimat sayılı dosyasından 03.07.2018 tarihinde yapılan ihalede 120.000 TL bedelle alacaklı … Koltuk…Ltd. Şti.’ne alacağa mahsuben ihale edildiği, tapu kaydına göre taşınmaz üzerinde birden fazla haciz bulunduğu görülmektedir.
Bu durumda yukarıda açıklandığı üzere birden fazla alacaklı bulunduğundan ve ihale bedeli alacakları karşılamadığından İİK’nun 140.maddesi gereğince sıra cetveli yapılması zorunludur.
O halde, ilk derece mahkemesince, birden fazla alacaklı bulunması nedeniyle İİK.nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak ihale alıcısının ihale bedelini yatırması gerekip gerekmediği belirlendikten sonra ihale alıcısı aleyhine fark doğduğu tespit edilir ise ihale bedelini yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ile alacaklının istinaf başvurusunun bölge adliye mahkemesince esastan reddi isabetsiz olup, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenler ile alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 09.07.2019 tarih ve 2019/367 E. – 2019/1297 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve ….İcra Hukuk Mahkemesi’nin 12.11.2018 tarih ve 2018/742 E. – 2018/923 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.