5 Aralık 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

Haksız tutuklamadan kaynaklı ceza mahkemesi ilamının takibe konulması için kesinleşmesine gerek yoktur

12. Hukuk Dairesi         2011/18991 E.  ,  2012/4420 K.

Tazminat bir ceza mahkumiyeti ile birlikte değil bağımsız olarak ceza mahkemesinde yukarıda belirtilen kanun hükmü uyarınca açılan dava sonucunda hükmedildiğinden, ilamın takibe konulması için kararın kesinleşmesine gerek yoktur. Ancak ilamda faize ilişkin bir hüküm bulunmadığından Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ilam tarihinden itibaren faiz talep edilmesi mümkündür.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Kadıköy 3. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/04/2011
NUMARASI : 2010/782-2011/451

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı, borçlu hakkında Beyoğlu 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1.7.2010 tarih ve 2007/313 Esas – 2010/230 Karar sayılı ilamına dayalı olarak 2400 TL asıl alacak, 1.11.2000 tarihinden, 17.9.2010 takip tarihine kadar 6805 TL işlemiş faiz ile ilam vekalet ücreti ve işlemiş faizi toplamı 11.243,49 TL üzerinden ilamlı icra takibi başlatmıştır. Takip dayanağı ilamda 466 Sayılı Kanun uyarınca haksız tutuklamadan doğan 2400 TL manevi tazminatın davalı hazineden alınıp davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup, ilamda faize ilişkin bir hüküm yoktur. Tazminat bir ceza mahkumiyeti ile birlikte değil bağımsız olarak ceza mahkemesinde yukarıda belirtilen kanun hükmü uyarınca açılan dava sonucunda hükmedildiğinden, ilamın takibe konulması için kararın kesinleşmesine gerek yoktur. Ancak ilamda faize ilişkin bir hüküm bulunmadığından Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ilam tarihinden itibaren faiz talep edilmesi mümkündür. Mahkemece bu ilkeler uyarınca işlemiş faizin hesaplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken ilamın kesinleşmesinden itibaren faiz istenebileceğinden ve ilamın henüz kesinleşmediğinden bahisle işlemiş faizin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.  
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.