27 Temmuz 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

Menfi tespit davası ile hacizler kaldırılabilir

12.Dairesi         2016/31340 E.  ,  2018/4251 K.

Kural olarak, borçlu tarafından, İİK’nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında, mahkemeden, ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir. Borçlunun, mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar fer’ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunun tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde ise alacaklı tarafından takibe devam edilemez.
Öte yandan İİK’nun 85.maddesi uyarınca borçlunun mal ve haklarından, alacaklının ana, faiz ve masraflar dahil tüm alacağına yetecek miktarı haczolunur. Buna göre, dosya alacağının tamamının icra müdürlüğüne yatırılması halinde, mevcut hacizler aşkın hale geleceği gibi, hacizlerin devam etmesinde alacaklının da hukuki yararı kalmayacağından kaldırılmaları gerekir.

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından şikayetçi borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibine geçildiği, borçlu tarafından yapılan başvuru üzerine, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/514 Esas sayılı dosyasında 18.11.2015 tarihli ara kararı ile %15 oranında nakdi teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ve ayrıca tüm alacağın, masrafların ve %15 teminatın yatırılması halinde de satışın durdurulması yönünde İİK’nun 72maddesi gereğince tedbir konulmasına karar verildiği, borçlunun, dosya borcunun tamamını ve %15 teminatı yatırdığını, buna rağmen hacizlerin kaldırılması isteğinin icra memurluğunca reddedildiğini ileri sürerek memurluk kararının iptali ve hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 72/3. maddesine göre; “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.”
İİK’nun 72/4. maddesinde ise; menfi tespit davasının alacaklı lehine neticelenmesi halinde ihtiyati tedbir kararının kalkacağı, buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklının ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını, gösterilen teminattan alacağı ve alacaklının uğradığı zararın aynı davada takdir olunarak karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Kural olarak, borçlu tarafından, İİK’nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında, mahkemeden, ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir. Borçlunun, mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar fer’ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunun tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde ise alacaklı tarafından takibe devam edilemez.
Öte yandan İİK’nun 85.maddesi uyarınca borçlunun mal ve haklarından, alacaklının ana, faiz ve masraflar dahil tüm alacağına yetecek miktarı haczolunur. Buna göre, dosya alacağının tamamının icra müdürlüğüne yatırılması halinde, mevcut hacizler aşkın hale geleceği gibi, hacizlerin devam etmesinde alacaklının da hukuki yararı kalmayacağından kaldırılmaları gerekir.

Somut olayda; icra takibinin kesinleşmesinden sonra, dosya borcunun tamamını, asıl alacak ve fer’ileri ile birlikte karşılayacak teminat mektubunun icra dosyasına sunulduğu görülmektedir.
O halde, mahkemece, dosya borcunun tamamının yatırıldığı ve dolayısıyla hacizlerin aşkın hale geldiği dikkate alınarak şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.