27 Temmuz 2024

icraguncesi.com

İcra Hukukuna dair HERŞEY….

YEDİEMİN ÜCRETİ HESAP BAŞLANGIÇ TARİHİ

Bu durumda satış bedelinin tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekle, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerekmektedir. Bu durumda, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin menkulün paraya çevirme giderlerine dahil olduğu kabul edilerek, artırma bedelinin hesaplanmasında dikkate alınması zorunludur.

12. Hukuk Dairesi         2016/27253 E.  ,  2017/2609 K.

Bu durumda satış bedelinin tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekle, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerekmektedir. Bu durumda, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin menkulün paraya çevirme giderlerine dahil olduğu kabul edilerek, artırma bedelinin hesaplanmasında dikkate alınması zorunludur.

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, 15.03.2016 günü saat 10.00-10.05 arasında gerçekleştirilen menkul ihalesinin feshi talep edilmiş, mahkemece istemin reddi ile birlikte borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmiştir.
İİK’nun 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının taraflara tebliği zorunlu değil ise de, icra müdürlüğünce tebliğine karar verilmesi halinde, tebliğ edilmemesi Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebidir.
Somut olayda, … 26. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4459 Esas sayılı dosyasından gönderilen 19.11.2015 tarihli satış talimatında menkul mallar yönünden satış ilanının borçlu tarafa tebliğine ilişkin talimat yazıldığı, talimatta dosyada vekaleti bulunan borçlu şirket vekilinin de adres bilgilerine yer verildiği görülmektedir. … İcra Müdürlüğü’nün 2009/19 Talimat sayılı dosyasında alınan 17.12.2015 tarihli satış kararında ise; “Yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak talimatta belirtilen ilgililere bilgi amaçlı tebliğine” karar verilmiş olup, bu durumda satış ilanının şikayetçi borçlu şirket vekiline usulüne uygun olarak tebliği zorunludur.
Satış ilanının, borçlu … Madencilik…Ltd. Şti. vekili Av. …’ya “Adreste daimi çalışanı işçisine tebliğ edildi” açıklaması ile 11.01.2016 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, muhatabın iş yerinde bulunup bulunmadığına dair bir açıklamanın tebliğ evrakında yer almadığı görülmekle, borçlu vekilinin adreste bulunmadığının tespiti yapılmadan doğrudan çalışana yapılan tebligat, Tebligat Kanunu’nun 17. ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddelerine göre usulüne uygun değildir. Bu durum ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
Ayrıca, İİK.nun 106-144. maddelerinde paraya çevirme ile ilgili hükümler yer almış, aynı Kanun’un satış kararı tarihi itibariyle uygulanması gereken 115. maddesinde; “Birinci ve ikinci ihale icra memuru tarafından, ilanda belirlenen yer, gün ve saatte, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif üzerinden başlatılır. Satışa çıkarılan mal üç defa bağırıldıktan sonra, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif de değerlendirilerek, en çok artırana ihale edilir. Şu kadar ki, artırma bedelinin, malın tahmin edilen bedelinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan diğer alacaklar o malla temin edilmişse bu suretle rüçhanı olan alacakların mecmuundan fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını aşması gerekir” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda satış bedelinin tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekle, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerekmektedir. Bu durumda, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin menkulün paraya çevirme giderlerine dahil olduğu kabul edilerek, artırma bedelinin hesaplanmasında dikkate alınması zorunludur.
Somut olayda satışı istenen menkullerin muhammen değeri toplamının 110.000 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. 13.08.2015 tarihli 1. arttırmada söz konusu menkullerin 56.000 TL bedel ile alacağa mahsuben alacaklıya ihale edildiği, bu haliyle ihale bedelinin, gazete ilanı için sarf edilen 12.342,92 TL giderin eklenmesi halinde oluşan miktardan menkul ihalesi başına düşen bedeli (1.763,27 TL) dahi karşılamadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, paraya çevirme giderlerine satış yolluğu, bilirkişi masrafı ve tebligat giderlerinin de ilavesi gerekir. İİK.nun 115. maddesi gereğince, bu husus tek başına ihalenin feshi nedeni olduğundan mahkemece re’sen gözetilmelidir.
Öte yandan, TMK’nun 684. maddesi hükmüne göre mütemmim cüz (bütünleyici parça) niteliğindeki şeyler, bütünden ayrı haczedilemez. Kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Eklentinin taşınmaz yok edilmeden, zarara uğratılmadan veya yapısı değiştirilmeden ondan ayrılması mümkündür. İİK’nun 83/c ve Maden Kanunu’na ilişkin hükümler ise saklıdır.
Somut olayda ihale konusu menkulün her ne kadar … 26. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4459 Esas sayılı dosyasından gönderilen 19.11.2015 tarihli satış talimatı uyarınca ihale konusu yapılmış olduğu görülmekte ise de; söz konusu esas ve talimat icra dosyaları incelendiğinde ihale konusu menkule ilişkin her hangi bir haciz talebi, haciz işlemi ya da satış talebi bulunmamaktadır. … 26. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4459 Esas sayılı dosyasında, 29.05.2009 tarihinde alacaklının talebi üzerine sadece 10 ve 21 parsel sayılı taşınmazlar üzerine haciz konulmuştur. Daha sonra sadece söz konusu taşınmazlara ilişkin olarak kıymet takdiri yapılması yönünde talimat yazılmış ise de, … İcra Müdürlüğü’nün 2009/19 Talimat sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporlarında taşınmazların daha evvel maden sahası olarak kullanıldığı tespit edilerek, maden işletmesine ilişkin bir takım menkullerin de kıymet takdiri yapılmıştır. İhale konusu menkul de, üzerinde müstakil bir haciz bulunmayan iş bu menkullerdendir.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 17.11.2015 havale tarihli raporda, taşınmaz üzerinde bulunan elektrik ve makine teçhizatının tamamının taşınabilir nitelikte olduğu ve taşınmaz ile birlikte satılamayacağı belirtilmesine rağmen, üstelik Maden Kanunu kapsamında da araştırma yapılmadığı halde, üzerinde herhangi bir haciz de bulunmayan ihale konusu menkulün de tek başına ayrı bir ihale ile satış konusu yapıldığı görülmektedir. Taşınmaz ile ekonomik bir bütünlük oluşturmadığı ve birlikte satışını gerektirmediği halde üzerinde haciz bulunmayan menkulün ihalesinin yapılması yerinde değildir.
Kaldı ki, ihale konusu menkulün taşınmaz ile birlikte satışının zorunlu olduğu tespit edilseydi dahi, mevcut durumda ihaleler ayrı ayrı yapılmış olup, taşınmazlar ile birlikte aynı anda ihale konusu olmadığından yine ihalenin feshi gerekecektir.
O halde mahkemece, yukarıda izah edilen sebepler uyarınca, borçlu şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.