Alacağın temliki tek taraflı bir işlem olup, temlik alanın rızası gerekmez
12. Hukuk Dairesi 2013/28394 E. , 2013/36233 K.
“…Alacağın temlikini düzenleyen T.B.K.nun 183. maddesi uyarınca “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.” 184. maddesi uyarınca da alacağın devrinin geçerliliğinin yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğu kabul edilmiştir.
İİK’nun 8. maddesi uyarınca İcra ve İflas Dairelerinde tutulan tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Alacağın temliki tek taraflı bir işlem olup, temlik alanın rızası da gerekmez…”
MAHKEMESİ : Erdek İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/06/2013
NUMARASI : 2013/8-2013/58
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı ….’nin üç ayrı icra dosyasında alacağını 28/12/2010 tarihinde İcra müdürlüğünde resmi olarak tutulan tutanak ile ………’a temlik ettiği, …….’nin borçlusu olduğu Erdek İcra Müdürlüğü’ nün 2012/ 770 E. sayılı takip dosyası üzerinden 24/09/2012 tarihli haciz yazısı ile üç ayrı takip dosyasındaki alacak üzerine haciz konulduğu, bu haciz işlemine karşı alacağı temlik alan …..’un hacizlerin kaldırılması talebiyle İcra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Alacağın temlikini düzenleyen T.B.K.nun 183. maddesi uyarınca “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.” 184. maddesi uyarınca da alacağın devrinin geçerliliğinin yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğu kabul edilmiştir.
İİK’nun 8. maddesi uyarınca İcra ve İflas Dairelerinde tutulan tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Alacağın temliki tek taraflı bir işlem olup, temlik alanın rızası da gerekmez.
Somut olayda, dosya alacağının İcra müdürü huzurunda düzenlenen 28/12/2010 tarihli tutanak ile …..’a temlik edildiği, ….’nin borcundan dolayı, dosya alacağı üzerine konulan haciz işleminin ise temlik işleminden çok sonra, 24/09/2012 tarihli olduğu görülmüştür.
O halde, Mahkemece şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, somut olaya uygun düşmeyen yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.
Öte yandan birleştirilen davalar birlikte incelenip karara bağlanır. Yani davaların tahkikat safhası müşterektir. Ancak kararda birleşen ve birleştirilen davaların ayrı ayrı belirtilmesi ve hükümde birleştirilen her dava için ayrı ayrı karar verilerek, her dava için verilen kararın ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken, mahkemece asıl dava ile birleştirilen aynı mahkemenin 2013/ 9 ve 2013/ 10 E. sayılı dosyaları hakkında 6100 Sayılı HMK’ nun 297/2. maddesi gereğince ayrı ayrı hüküm kurulmaması da doğru değildir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.