Türkiye Halk Bankası A.Ş./Türkiye Ziraat Bankası A.Ş Ceza Evi ve Yapı Pulu Harcı
Alacaklı vekilinin dilekçesi dosyamıza gelmekle okundu.
Dilekçe ve dosya incelendi ;
Tahsil harcı ve cezaevi yapı pulu harcından muaf olduğuna, harç alınmamasını talep ettiği anlaşıldı.
5230 sayılı kanunun 11. Maddesi “ 4603 sayılı kanuna tabi bankalarca yeniden yapılandırma süresi içinde, bankalarca kredi alacaklarının tahsili amacıyla açılmış veya açılacak dava veya takipler sonuçlandırılıncaya kadar 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2 nci, 23 üncü, 29 uncu maddeleri ve 2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı olarak alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek yiyecek bedelleri hakkında kanunun 1 inci maddesi hükümleri uygulanmayacağı gibi her türlü ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinde teminat şartı aranmaz. Ayrıca bankaların mahkeme ilamını alması ve tebliğe çıkartması işlemlerinde karşı tarafa yükletilmiş olan harcın ödenmiş olması şartı da aranmaz” şeklinde düzenlenmiştir.
Ancak 6 Kasım 2010 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 27751 sayılı Resmi Gazetenin 2010/964 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1. Maddesi ile 15/11/2000 tarihli ve 4603 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan kamu bankalarının yeniden yapılandırılması ve hisse satış işlemlerine ilişkin süre 25/11/2010 tarihinden geçerli olmak üzere 5 yıl uzatılmıştır.
Dolayısı ile bu süre 25/11/2015 tarihinde dolmuş ve yeniden bir süre uzatımına gidilmediği anlaşıldığından, alacaklı Türkiye Halk Bankası A.Ş./Türkiye Ziraat Bankası A.Ş’nin 2548 sayılı Kanununun 1. Maddesi ile 492 Sayılı Kanunun 23. Maddesini kapsayan harç muafiyeti 25/11/2015 tarihinde sona ermiş sayılacaktır.
492 Sayılı Kanunun 123/1. Maddesi “özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle, istisna edilen işlemlerden harç alınmaz.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yüksek Sayıştay Temyiz Kurulunun 03.10.2018 tarih ve 45118 Sayılı kararlarında “ Yargılama harçları 492 sayılı Harçlar Kanunu’nda ve çeşitli özel yasalarda düzenlenmiş olup mahkemelerce bu harçların ne şekilde alınacağı açıklanmıştır. Bir kişi ya da kurumun yargılama harçlarından muaf olabilmesi için muafiyeti düzenleyen yasada o kurumun ‘yargılama harçlarından muaf olduğu’ açık ve net bir şekilde hüküm altına alınmalıdır. Vergi ve harçların yasallığı ilkesi bunu gerektirir.” Şeklinde karar verilmiştir.
6741 Sayılı Kanunla kurulan Türkiye Varlık Yönetimi A.Ş’ye devredildiği düşünülerek aynı kanunun 8/3. maddesi “ Şirket ve Türkiye Varlık Fonu ile Şirket tarafından kurulacak şirketler ve alt fonların kuruluş ve tescil işlemleri ile esas sözleşmesinin tescil ve ilan işlemleri de dâhil olmak üzere faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdikleri işlemlerle ilgili düzenlenen tüm kâğıtlar damga vergisinden, tüm iş ve işlemleri her türlü harçtan, her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben banka ve sigorta muameleleri vergisi mükelleflerine ödedikleri tutarlar ile her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben lehe aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden, her türlü kredi kullanım işlemleri kaynak kullanımını destekleme fonundan istisnadır.” Şeklinde düzenlense de;
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2019/12998 Esas ve 2020/6664 Karar sayılı ve 08/07/2020 tarihli kararlarında yerel mahkemenin “6741 Sayılı Kanunun 8. Maddesindeki istisnai hükümler; Türkiye Varlık Fonu ve şirket ile alt fon ve şirketin kuracağı diğer şirketlere yönelik olup, fona devredilen davacı banka yönünden uygulanması mümkün değildir.” Şeklindeki yerel mahkeme kararını onamıştır.
Yukarıda anılan kanun hükümleri ve yüksek yargı kararları gereği T.C. Ziraat Bankası A.Ş. ve T. Halk Bankası A.Ş. harçtan muaf değildi
Aşağıdaki şekli ile karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varıldı.
Karar :
Talebin reddine ,
İlgili kurumlara İİK.’nun 59. Maddesi gereği varsa masrafların ödenmesi halinde müzekkere yazılması ve tebliğe çıkarılmasına,
İİK.’nun 16. Maddesi gereği İcra Hukuk Mahkemesi Hakimliğine şikayet edilebilceğinin ihtarı ile karar verildi.